Karısının kaçırılmasının ardından onu kurtarmak için yaşamının her anında en zorlu sürüşüne çıkmak zorunda kalan Brent Magna’nın nüshasine odaklanıyor filimimiz. Brent, sıremli bir tane adamın emirlerine boyun eğmek zorunda kalıyor. Bu adam, Brent’e ne yapması gerektiğini söyleyen, arkanın görünmez potansiyel tenet görüntüidi. Brent, aracına bindiği andan itibaren bir tane yandan uygulaması gereken talimatlara odaklanırken, bir tane yandan da karısını nasıl kurtaracağını düşünmek zorunda. taşımacılıksının direksiyonu onun kaderini belirlerken, her hızlanışında görmekyiciyi de bir tanelikte sürüklüyor. Brent’in karısını kurtarmak adına katlandığı bu zorlu çarpışma, aksiyonu yüksek sahnelerin yanı sıra Brent’in iç çatışmalarını ve ruhsal durumunu da gözler önüne seriyor. Çünkü Brent, sadece taşımacılık kullanmıyor; benzer biçimde periyotda umutsuzlukla doldurulmuş bir tane kalbi, öfkeyle yoğrulmuş bir tane zihni ve sürekli olarak tehlikeyle yüzleşmek zorunda olan bir tane ruhu taşıyor. filim, ıssızca hız ve aksiyon tutkunlarına değil, ruhsal gerilimi smekânen görmekyicilere de hitap ediyor. Brent’in smekângi, fedakarlık, öfke ve korku yoğun bu yolculuğunu görmekrken, görmekyici olarak kendi iç dünyamızla yüzleşiyoruz. İnsanın smekândikleri uğruna neleri göze alabileceği mesajını veriyor bize. Bu da filimi sıradışı bir tane aksiyon filiminden öteye taşıyor.